Merhaba Burcu,

Öncelikle yolun oldukça başındayken dil becerilerini geliştirmeni ve üst seviyeye çıkarmanı tavsiye ederim. İngilizce, hemen hemen her firmanın önemli bir kriteri ve pandemi ile birlikte hayatımıza yerleşen uzaktan çalışma nedeniyle küresel olarak ülkeler arasında bariyer kalmamış durumda, İngilizce´nin iyi seviyede olması pek çok güzel kariyer fırsatını yakalamanı sağlayacaktır. Eğer imkan olursa, üniversite zamanlarında yurt dışında bulunmak da hem dil becerilerini geliştirmek hem farklı kültürleri tanımak açısından faydalı olur.

Endüstri mühendisliği oldukça kapsamlı bir mühendislik alanı ve hangi sektör ya da iş alanının sana uygun olduğunu bulman gerekiyor. Bunun için de en güzel yol zorunlu ya da gönüllü stajlar yapman, farklı sektörlerde ve iş alanlarında bulunmak ne istediğini ya da ne istemediğini fark etmene yardımcı olacaktır. Ayrıca bu stajlarda özel sektörü tanıma fırsatın olacaktır.

Soyut becerilerini(soft skills) geliştirebileceğin eğitim ve workshoplarda yer alman da iyi olacaktır. Türkiye´nin Mühendis Kızları Programı bu anlamda çok güzel eğitim programlarına sahip, bu açıdan şanslısın. Bunlara ek olarak firmaların düzenlediği workshop/hackathon/yarışmalar gibi etkinliklere de katılmanı öneririm.

Son tavsiyem ise, gönüllü faaliyetlerde yer alman olacak. Bu üniversite topluluğu olabilir, çeşitli kurumlardaki gönüllü faaliyetler olabilir. Gönüllü faaliyetlerin bireyin kendisini geliştirmesi açısından faydalı olduğunu düşünüyorum.

Özel sektörle ilgili soruna gelecek olursak, çalışma şartları şirketten şirkete ve senin bulunacağın iş alanına göre değişen bir şey. Bu noktada spesifik bir yorum yapmam doğru olmayacak, üniversitede yapacağın stajlarla senin bunu gözlemlemen daha iyi olacaktır.

Merhaba Nidanur,

Çok hızlı bir şekilde değişen bir çağda yaşıyoruz. Sürekli olarak yeni alışkanlıklara adapte olmaya çalışırken buluyoruz kendimizi. Bu nedenle soru işaretlerinin olması oldukça normal.

Yöneylem Araştırması dersi, Endüstri Mühendisliği´nin temel derslerinden biridir. Ancak Endüstri Mühendisliği´ne yalnızca bu dersi kapsayacak şekilde bakılmamalıdır. Endüstri Mühendisliği´nde istatistik ve yöneylem araştırması dersleri temel oluştururken, ilerleyen dönemde alacağın zorunlu veya seçmeli dersler, kariyerini şekillendirmene yardımcı olur.

Aslında yapay zeka ile üniversitede tanışman ve Endüstri Mühendisliği bölümünde okuyor olman büyük bir avantaj. Çünkü aldığın dersler ve stajlarda kazandığın pratik deneyimlerle Endüstri Mühendisleri, sektör ya da alan fark etmeksizin pek çok firmada çalışma fırsatına sahip oluyor. Yapay zekanın etkisiyle ʺgeleceğin mesleğiʺ olarak görülen birçok alanda kendini geliştirebilir ve buna uygun şekilde yetiştirebilirsin.

Endüstri Mühendisliği´nin en büyük avantajlarından biri, tamamen farklı bir alan için bile kendini geliştirme ve yetiştirme fırsatı sunmasıdır. Kendini geliştirirken, her yıl çeşitli medya kanallarında yayınlanan ʺgeleceğin meslekleriʺ listelerini takip etmeni öneririm.

Mevcut durumda yapay zeka, kendisine nasıl bir girdi sağlıyorsan sahip olduğu veri tabanını kullanarak sana çözümler sunuyor. Ancak burada problemi iyi anlaman, analiz edebilmen ve ona doğru şekilde aktarabilmen de çok önemli. 2022 yılı sonu itibarıyla yapay zekanın gelişimi çok hızlı olsa da bunun eğitim sistemine yansıması, maalesef, aynı hızda değil.

Mevcut derslerde karşılaştığın problemler, uzun zamandır müfredatta yer alan örnekler olabilir ve bu da derse olan ilgini azaltabilir. Derse olan ilgini artırmak için yapay zekadan faydalanmanı tavsiye ederim. Derste gördüğün problemleri farklı bakış açılarıyla ona girdi olarak sağlaman, sonuçları değerlendirmen ve bunun üzerine bir tartışma ortamı oluşturman hem seni geliştirir hem de yapay zekanın sınırlarını görmene yardımcı olur.

Feyza selamlar,

Öncelikle, Endüstri Mühendisliği gibi gerek sektör gerekse bölüm bazında çalışma esnekliği maksimum olan mesleklerden birini seçtiğin için seni tebrik ediyorum. Her ne kadar şu an bunu tam olarak hissedemediğini iletmiş olduğun mesajında görsem de durup büyük resme odaklandığında buradaki fırsatı sen de görebileceksin.

Şu an problem olarak gördüğün uzun çalışma saatleri, maaş skalaları, mesai saatleri gibi konular yalnızca Endüstri Mühendislerini değil, diğer tüm meslek dallarını da ilgilendiren, aslında ülke koşullarıyla alakalı konular. Tabii ki bu durum, şirketten şirkete ve sektörden sektöre değişiklik gösteriyor.

Endüstri Mühendisliği´nin temel prensipleri bizim buradaki odağımız olmalı. Genel mühendislik formasyonu dışında, en sosyal mühendislik dallarından biri olması, bizlerin hemen her alana rahatça adapte olmamızı ve yönetim patikasında kolay ilerlememizi sağlıyor. Bu da aslında birçok genç meslektaşımın göreceği en büyük faydaların başında geliyor.

Senin özelinde önerilerime gelecek olursak, etrafındaki insanların ne yaptığına odaklanmaktan çok, senin kendini hangi alanda geliştirmek istediğine odaklanman önemli. Örneğin, üretim alanında çalışmak istemediğini belirtmişsin. Nerede olmak istemediğini bilmek de bir avantaj. İstediğin yer, biraz daha yaratıcılık kullanabileceğin alanlarsa pazarlama bölümünü tavsiye edebilirim. Eğer ağırlıklı olarak sayısal çalışmak istersen finans bölümlerini düşünebilirsin.

Özetle, çaresizlik hissi, bu meslek adına girmek isteyeceğin son ruh hali olmalı. Kendine güven ve geleceğin için en doğru kararı yine kendin vereceksin.

Sevgiler,

Merhaba,

Makine Mühendisliği, mühendisliğin en eski ve en geniş alanına sahip bir dalıdır. Son yarım yüzyılda kendi içinden yepyeni dallar doğursa da (metalurji, gemi, uçak, endüstri, otomotiv, mekatronik vb.), alan genişliği hiç daralmamıştır. Kısaca tanımlayacak olursak; modern hayatta kullandığımız aklınıza gelebilecek hemen hemen her ürün ve unsurun üretiminde Makine Mühendisliği görev almaktadır. İnşaat sektörünün ise vazgeçilmez elemanları arasındadır.
Açık kaynaklardan okuyarak çok daha geniş bilgiye sahip olabilirsin.
Önerebileceklerim ise; sadece testlere bel bağlamadan temel bilimleri (matematik, fizik, kimya) iyi kavramış olduğundan emin olmak ve Makine Mühendisliği hakkında iyice bilgilendikten sonra bu alanı seveceğine inanmaktır.

Başarılar diliyorum.

Büşra Hanım, selamlar,

Öncelikle mezuniyetiniz için tebrikler! Umarım istediğiniz şekilde bir sektörde ya da çalışma alanında hızlıca çalışma hayatına dahil olursunuz.

İş bulma sürecinde dikkat etmemiz gereken hususlar, biraz okul zamanımızla da ilintili. Staj ya da part-time çalışma imkânımız oldu mu? Sektöre dair gözlem yapma, şirketlerle iletişim kurma şansımız oldu mu? Hangi alana yönleniyoruz, mühendisliğin hangi aşamasında çalışmayı tercih edeceğiz ve ne tarz ilanlara başvuruyoruz? Satın alma, mühendislik, satış, üretim gibi alanlara ilgimiz var mı? Öncelikle bunları belirlemek ve ona göre başvuru yapmak faydalı olacaktır.

Başvuru süreçlerinde, yeni mezun çalışan alıp şirket süreçleri içinde geliştiren projeler var; bunlardan birine dahil olmak mümkün. Bu değerlendirmeleri yaptığınızı tahmin ediyorum. Dil bilgisi, bir mühendisin en önemli katkılarından biridir; İngilizce bilginizle ilgili sorun yaşamadığınızı düşünüyorum. Bu da size önemli bir avantaj sağlayacaktır.

Umarım çalışma alanınızı seçip doğru ilanlara ulaşabilirsiniz. Bazen istediğimiz kadar hızlı olmayabilir; ancak mutlaka seveceğiniz bir alan ve şirketle çalışma hayatına dahil olacaksınız. Ufak bir destek olabilmek bizler için mutluluk verici.

Çok selamlar.

Teşekkürler,

Merhaba Fatma Nur,

Çok isteyerek ve büyük bir özveriyle geldiğin bu kıymetli bölümdeki bazı deneyim ve gözlemlerinin hevesini kırmaması gerektiğini düşünüyorum. Bölümde bireysel çaba veya destekle bir konuda bilgi sahibi olan arkadaşlar, seni korkutmak yerine hareket noktan olmalı. Onlardan ilham alarak sen de kendi ilgi alanını bulabilir ve onun üzerinde yoğunlaşabilirsin. Ayrıca bilgi sahibi kişilerle bir takım çalışması yaparak onlardan bir şeyler öğrenebilirsin. Sosyal yönünü açığa çıkaracak çeşitli etkinliklere katılabilir, sosyal sorumluluk projeleri ve ulusal staj programlarına üye olarak değerli faaliyetlerde farklı roller alabilirsin. Bu etkinlik ve faaliyetlerin ne olacağı tamamen senin bireysel ilgine kalmış. Eminim içlerinden sana hitap eden birçok etkinlik bulabilirsin. Bu anlamda öğrenci kulüplerinin fikir sahibi olman açısından rolü büyük. Bu, kendini keşfetmene yardımcı olacağı gibi iş hayatına da farklı açılardan hazırlayacaktır.

Sevgilerimle,

Mehmet merhaba,
Hem çalışıp hem de okuyor olmanı çok takdir ettiğimi belirterek sözlerime başlamak istiyorum.
Okulun URAP (University Ranking by Academic Performance) tarafından yapılan değerlendirmede, geçen yıla göre 18 puan birden yükselerek 139. sıraya yerleşmiş. Bence bu güzel bir performans ve umarım böyle devam eder.
Zorluk ve kolaylık, o kadar göreceli bir kavram ki; bilgisayar, elektrik-elektronik, metalurji-malzeme, fizik-kimya, uzay, tıp, hukuk gibi alanları karşılaştırarak hangisinin daha zor olduğunu tartamayız. Örneğin, ben lisede ve üniversitede elektrik derslerinde hep alt sıralarda kaldım. Bilgisayar konusunda da öyle... Bana göre bunlar çok zor. Hele tıp ve hukuk asla yapamazdım diye düşünüyorum.
Hazırlık sınıfında mesleki olarak bir şey önermek istemem; lisedeki fen derslerini unutmaman yeterlidir. Diğer konular ise 1. sınıftan başlayarak ve yavaş yavaş, üzerine koyarak ilerleyeceğin teorik bilgiler olacaktır. Bence şimdiden bir şey yapmana gerek yok.
Önerim, bu yıl İngilizceni çok iyi bir seviyeye (en az B2) çıkarman. Bunun yanı sıra vakit kalırsa, güncel bilgisayar programları (ofis programları, çizim veya yazılım programları gibi) hakkında ilgini çekenleri öğrenmeye çalış. İlerleyen yıllarda ikinci bir dil öğrenmenin de çok değerli olduğunu düşünüyorum.
Okulun ortalama bir üniversite olmasından ziyade; süreç içerisinde kendine katacağın artı değerler çok daha önemlidir. Bunlardan bazıları; yüksek bir not ortalaması ile mezun olmak, iyi kurumlarda staj yapmak, staj sırasında disiplinli, çalışkan ve meraklı olarak alabileceğinin maksimumunu almak, teknoloji yarışmalarında gruplara katılmak, yabancı dile önem vermek ve bilgisayara hakim olmaktır.
Okuldan bağımsız olarak; fark yaratabildiğin sürece diğer meslektaşlarından öne çıkarsın.
Başarılar diliyorum.

Merhabalar,

Öncelikle zor bir soru ve çok kişisel bir karara bağlı bir süreç yaşadığınızı söylemekte fayda var. Diyetisyenlik ve mühendislik seçimleri iki farklı uçta yer alıyor. Öncelikle etraftan gelen seslere değil, kendi iç sesinize odaklanmanızı tavsiye ederim. Neticede iş hayatı, sizin ömrünüz boyunca yaşayacağınız hayatı belirleyecek ve sevdiğimiz, seveceğimizi düşündüğümüz işi yapmak her zaman daha doğru bir mantık. İyi derecede İngilizce biliyor olmak mühendislikte sizi destekleyecek tek faktör değildir; mühendisliği sadece dile bağlamak bakış açısı açısından doğru olmayacaktır. Bu nedenle alanınızı sevdiğiniz yöne çevirmekte fayda var.

İkinci soruya gelince, elektrik mühendislerinin çalışma alanları birbirinden çok farklıdır. Enerji üretiminden iletim ve dağıtımına, bu ürünleri yapan ve üreten firmalardan satışını yapan firmalara, proje firmalarından denetim firmalarına ve mühendislik firmalarına kadar birçok alanda çalışma imkânı bulunmaktadır. Kendi işinizi yapmak farklı bir karar; şirket sahibi olmak veya herhangi bir start-up´a başlamak çalışacağınız ürün, çözüm veya sisteme göre değişecektir. Bunun tek bir örneği yoktur. İş yeri açma konusunu sağlık sektörü ile eşleştirmekte fayda olabilir. Eğer bir diyetisyenin açacağı klinik bakış açısıyla değerlendirecek olursak, bu iki iş dalı birbirlerinden farklıdır. Mümkünse farklı alanlarda çalışan kişilerden çalışma alanı örnekleri alarak değerlendirmek faydalı olabilir.

Teşekkürler.

Merhaba sevgili Damla,

Tıbbın sana uygun olmadığını tercih yaparken de düşünüyordun, ancak aile/çevre baskısıyla mı tıp yazdın, yoksa bu farkındalığa lisans eğitimin boyunca mı vardın? Esasen bu sorunun cevabı ne olursa olsun, benim sana tavsiyem, eğer gönlünde yatanın endüstri mühendisliği olduğuna eminsen ve zaman geçtikçe pişmanlığın artıyorsa, hiç düşünmeden endüstri mühendisliğine geçiş yapmandır. Beş yıl ciddi bir süre, ancak insan ve çalışma hayatının uzunluğunu düşündüğünde kısa bir süre. En önemli olan, insanın bir ömür boyunca yapacağı işte gerçekten mutlu olması ve kendini bulmasıdır. Tıp ve mühendislik apayrı alanlar; kendini hastanede, muayenede hasta insanlar arasında, hatta ölüm görerek hayal edemiyorsan, yolunu değiştirmelisin. Endüstri mühendisliğinin çok farklı çalışma alanları var; daha ziyade sistem bakış açısı, optimizasyon ve iyileştirme odağı bulunuyor. Gelir olarak ise geniş bir skala imkânı var. Pişman olur musun, onu yine sen bileceksin; hangisinden daha çok pişman olursun, değiştirmekten mi yoksa devam etmekten mi? Duygularını aklınla beraber dikkate alarak, kendini ve hayattan beklentilerini tartarak, elbette senin ve ailenin imkânlarına da bağlı olarak, en doğru kararı yalnızca sen verebilirsin. Bu notu sana, 19 yıldır endüstri mühendisi olan ve başka hiçbir meslekte elde edilemeyecek manevi tatmin gerekçesiyle tıp okumamış olduğu için pişman olan bir ablan olarak yazıyorum. Doğru tek değil, doğru senin içinde, aklında ve gönlünde.

Verdiğin kararın sana mutluluk ve tatmin getirmesi dileğiyle, sevgiler.

Öncelikle gelişim dediğimizde, kişisel gelişim mi yoksa teknik, okul ile ilintili bir gelişim mi olacak, burada yön belirlemek ve iki tarafı paralel götürmekte fayda var. Kişisel gelişim anlamında, her zaman yaptığımız sosyal hobilerimizin yanı sıra mutlaka kendi dilimiz dışında bir dil öğrenimi, ki bu kesinlikle öncelikle İngilizce olacaktır, dil bilgisinin geliştirilmesi birinci derecede hassas olacaktır. Akabinde, okul ve iş hayatını bir noktada birleştirmek gerekiyor; meslek hayatına atılım açısından stajlar yapmak ve yarı zamanlı çalışma imkânlarını değerlendirmek fazlasıyla fayda sağlayacaktır.

Teşekkürler.